Yazar; Mahmut KESKİN
Yoğunlaştırılmış iş haftası, 4857 sayılı İş Kanunu ve alt mevzuatı olan İş Kanuna İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği’ne göre, işyerinde denkleştirme uygulaması kararı alınması üzerine ve söz konusu uygulama kararı kapsamında işçilerin muvaffakati ile iki aylık (toplu iş sözleşmeleri ile dört aylık), istisnai olarak turizm sektöründe dört aylık (toplu iş sözleşmeleri ile altı aylık) bir periyot içerisinde bazı haftalarda haftalık azami çalışma süresi olan 45 saatin üzerinde çalışılan haftalar olarak genel anlamda tanımlanabilir. Yoğunlaştırılmış iş haftalarında günlük olarak 4857 sayılı İş Kanunu gereğince günlük en çok çalışma süresi olan 11 (onbir) saatin aşılmaması gerekir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 63.maddesinin 2 nci fıkrasında, “Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir. (Ek cümle: 6/5/2016-6715/3 md.) Turizm sektöründe dört aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz; denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile altı aya kadar artırılabilir.”hükümleri ile4857 sayılı İş Kanunu’nun 63.maddesi dayanak alınarak hazırlanan İş Kanuna İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği’nin “Denkleştirme Esasına Göre Çalışma” başlıklı 5.maddesinde, “Tarafların yazılı anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerinde haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşuluyla farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, yoğunlaştırılmış iş haftası veya haftalarından sonraki dönemde işçinin daha az sürelerle çalıştırılması suretiyle, toplam çalışma süresi, çalışması gereken toplam normal süreyi geçmeyecek şekilde denkleştirilir .Denkleştirme iki aylık süre içinde tamamlanacak, bu süre toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilecektir. (Ek cümle: RG-25/8/2017-30165) Turizm sektöründe dört aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz; denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile altı aya kadar artırılabilir.”hükümleri yer almaktadır. Yine 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41 nci maddesinde denkleştirmeye ilişkin olarak, “63 üncü madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile, bazı haftalarda toplam kırkbeş saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.” hükümleri yer almaktadır.
Ayrıca 4857 sayılı İş Kanunu’nun 76.maddesinin 1 nci fıkrası dayanak alınarak hazırlanan Haftalık İş Günlerine Bölünemeyen Çalışma Süreleri Yönetmeliği’nin “Çalışma Süresi” başlıklı 5.maddesinde, “Bir çalışma dönemindeki çalışma süresi, bu dönem içindeki hafta sayısının, haftalık çalışma süresi çarpımı sonunda bulunan miktarı aşamaz. Çalışma süresinin haftalara tam bölünemediği hallerde, çalışma süresi iş günü üzerinden ve her iş günü 7,5 saatlik iş süresi kabul olunmak suretiyle hesaplanır. Bu Yönetmelik kapsamına giren işlerde bir çalışma dönemi içindeki haftalık iş süresi 45 saatten az ya da çok olarak belirlenebilir. Ancak kararlaştırılan çalışma dönemindeki çalışma süresinin bir iş haftasına düşen ortalaması 45 saati geçemez.Yoğunlaştırılmış iş haftası veya haftalarından sonraki dönemde işçinin daha az sürelerle çalıştırılması suretiyle, toplam çalışma süresi, çalışması gereken toplam normal süreyi geçmeyecek şekilde denkleştirilir.” hükümleri yer almaktadır.
Yukarıda yasal düzenlemelerine yer verdiğimiz işyerinde denkleştirme uygulaması kapsamında yoğunlaştırılmış iş haftası veya haftaları esas olarak işverene işyerinde iş yoğunluğunun arttığı durumlarda işçileri ile haftalık azami çalışma süresinin üzerinde fakat günlük en çok çalışma süresi (11 saat) sınırlarında kalınarak çalışılabilen çalışma haftalarıdır. Söz konusu durum işverene işçiler ile olan iş ilişkisinde esneklik sağlayan günümüz iş hayatına uygun bir çalışma modelini içermektedir. Denkleştirme uygulaması kapsamındaki iş haftalarını bilgi edinilmesi açısından bir örnek yardımı ile açıklayalım.
Örnek Uygulama:
A şirketi üretim yapan bir işyeridir. İşverenin yıllık üretim planına göre, mart ayında üretimin artacağı ve nisan ayında ise üretimin yavaşlayacağı hesaplanmıştır. Söz konusu duruma istinaden işveren işçilerine mart ve nisan aylarında iki ay boyunca işyerinde denkleştirme uygulanacağını, bazı haftalarda yoğun bazı haftalarda ise az çalışarak veya hiç çalışmayarak iki aylık periyot kapsamında günlük en çok çalışma süresinin 11 saat olacağını ve haftalık ortalama çalışma süresinin yasal süre (45 saat) sınırlarında kalacağını işçilerine bildirmiş ve işçilerinin muvaffakatlerini almıştır. İşyerinde haftanın 6 günü çalışılmakta ve haftalık çalışma süresi 45 saatolup ayrıca işyerinde toplu iş sözleşmesi düzeni bulunmamaktadır (İşlem kolaylığı açısından bir ay dört hafta alınarak denkleştirme işlemi uygulanmıştır).
Çalışma Süreleri-Mart AyıNisan Ayı
I.hafta 66 saat (11*6) 51 saat (8,5*6)
II.hafta66 saat (11*6) 45 saat (7,5*6)
III.hafta 66 saat (11*6)Çalışılmayan hafta
IV.hafta66 saat (11*6) Çalışılmayan hafta
Toplam 264 saat96 saat
Mart ve Nisan ayları toplam çalışma süresi= 264+96=360 saat
Haftalık ortalama çalışma süresi=360 saat /8 hafta = 45 saat
Yukarıda aktarılan uygulama örneğimizden anlaşılacağı üzere, işveren mart ayı içinde bulunan tüm iş haftalarındaki tüm iş günlerinde işçilerini günlük en çok çalışma süresi olan 11 saat çalıştırmış ve yoğunlaştırılmış iş haftalarını uygulamıştır. Söz konusu durum neticesinde mart ayı boyunca işçiler toplam 264 (66*4) saat çalışmışlardır. İşveren denkleştirme uygulaması kapsamında nisan ayında üretim planını da göz önüne alarak işçilerin haftalık ortalama çalışma süresini 45 saate denk getirebilmek açısından işyerinde bir hafta 51 saat, bir hafta 45 saat çalışılacağını ve iki hafta ise işyerinde çalışılmayacağını planlamış ve bu yönde işyerinde çalışma takvimi uygulanmıştır.İşveren denkleştirme uygulaması kapsamında haftalık ortalama çalışma süresini 45 saate denk getirmek kaydıyla günlük en çok çalışma süresi sınırını gözeterek iş haftalarında çalışılacak ve çalışılmayacak süreleri tespit etmekte serbest olduğu kanaatindeyim. İşveren denkleştirme uygulaması sayesinde çalışma modelinde sağladığı esneklik ile birlikte mali yönetim anlamında bir esneklikte sağlamış olmaktadır. Şöyle ki; işveren işçileri yoğunlaştırılmış iş haftalarında haftalık yasal azami çalışma süresi olan 45 saatin üzerinde çalıştırmış fakat işçilere fazla çalışma ücreti ödemek zorunda kalmamıştır. Ayrıca işyerinde çalışma sürelerinin denkleştirilmesinden dolayı azaltıldığı veya hiç çalışılmadığı gün veya haftalarda işyerinde çalışma olmamasından kaynaklı genel yönetim giderleri avantajı sağlamış olacaktır.Bu durumdan dolayı denkleştirme uygulaması işverene mali anlamda kolaylık sağlamaktadır.
Denkleştirme uygulamasına ilişkin önemli notlar;
*Denkleştirme uygulaması kapsamında işçilerin haftalık ortalama çalışma süresi 45 saati aşarsa, işçilere günlük 11 saatin üzerinde çalışma yaptırılırsa işçiler fazla çalışma ücretine hak kazanacaklardır. Eğer işyeri haftalık çalışma süresi 45 saatin altında belirlenmiş olan bir işyeri ise, işçilerin normal haftalık çalışma süresini aşan ve 45 saate kadar olan çalışma süreleri için işçiler fazla sürelerle çalışma ücretine hak kazanacaklardır.
*İşyeri denkleştirme uygulaması kapsamında iken işçilerin puantaj, bordro ve ücret hesap pusulası kayıt ve belgelerine işyerinde denkleştirme uygulandığına dair ibarelerin eklenmesi ve söz konusu kayıt ve belgelerde işçilerin ilgili ay ilave çalışma saatleri, devreden çalışma saatleri, toplam çalışma saatleri, mahsup edilecek çalışma saatleri ve denkleştirme sonucu varsa fazla çalışma saatleri sütunları veya bölümleri yer alması takip ve denetim açısından uygun olacağı kanaati hasıl olmaktadır.
*İşverenlerin İş hukuku mevzuatı kapsamında fazla çalışma yaptırılamayacak işler ve işçileri göz önüne alarak denkleştirme uygulamasını gerçekleştirmesi gerekir.
*İşçi denkleştirme süresi bitmeden işten çıktığı durumlarda işçinin işten ayrıldığı tarih kendisi için denkleştirmenin son bulduğu tarih sayılarak işçinin ücret hesabı yapılması gerektiği kanaati hasıl olmaktadır. Söz konusu durumla ilgiliolarak ücret hesabının nasıl yapılacağı hususunda mevzuat kapsamında açık bir husus bulunmadığı gibi doktrine ilişkin görüşler anlamında da netlik bulunmamaktadır. Kanaatimce işçi sadece yoğunlaştırılmış iş haftasında çalışıp fazla çalışma ücretine hak kazanıyor durumda ise fazla çalışma ücreti ödenmesi, yoğunlaştırılmış iş haftaları ile birlikte çalışma sürelerinin altında çalıştığı hafta veya haftalar var ise denkleştirme uygulamasında olduğu gibi ortalama haftalık çalışma süresi bulunmalı ve bulunan süre normal haftalık çalışma süresi olan 45 saatin üstünde ise fazla çalışma ücreti ödenmesi, ortalama haftalık çalışma süresi 45 saatin altında kalıyor ise ya da sadece normal haftalık çalışma süresinin altında çalıştığı hafta veya haftalar var ise işçinin az çalıştığı sürelerden dolayı normal ücretinin kesintiye uğramadan ödenmesi denkleştirme planlaması yapma hususu elinde olmayan ve her zaman iş hukuku kapsamında korunmaya muhtaç durumda olan işçi açısından daha uygun olacağı yönündedir.